Türkiye, yeni nesil iletişim teknolojisi 5G’ye geçiş için kritik bir adım atıyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdülkadir Uraloğlu, 5G frekans ihalesinin 16 Ekim 2025’te yapılacağını ve mobil operatörlerin 1 Nisan 2026’dan itibaren 5G hizmetini vatandaşlarla buluşturacağını açıkladı.

2,1 Milyar Dolarlık Dev İhale

İhale kapsamında 700 MHz ve 3,5 GHz bantlarında toplam 400 MHz frekans, 11 paket halinde operatörlere sunulacak. Taban ihale bedeli 2,125 milyar dolar olarak belirlendi.
Yeni lisansların 2042 yılına kadar geçerli olacağını belirten Bakan Uraloğlu, mobil operatörlerin ayrıca gelirlerinin %5’ini Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’na (BTK) ödeyeceğini ifade etti.

Daha Hızlı, Daha Güvenilir İnternet

5G teknolojisi, mevcut 4G altyapısına kıyasla yaklaşık 10 kat daha hızlı internet imkânı sunacak. Çok daha düşük gecikme süreleri sayesinde çevrim içi oyunlardan canlı yayınlara, video konferanslardan artırılmış gerçeklik (AR) ve sanal gerçeklik (VR) uygulamalarına kadar pek çok alanda kullanıcı deneyimini iyileştirecek.

Akıllı Şehirler ve Endüstri İçin Yeni Dönem

Bakan Uraloğlu, 5G’nin yalnızca bireysel kullanıcılar için değil, aynı zamanda ülkenin dijital dönüşümü açısından da kritik olduğunu vurguladı.
5G altyapısı sayesinde:

• Nesnelerin İnterneti (IoT) tabanlı akıllı şehir uygulamaları hız kazanacak,

• Otonom araçlar ve akıllı ulaşım sistemleri için güvenilir bağlantı sağlanacak,

• Sağlık teknolojileri ve endüstriyel otomasyon gibi alanlarda yeni çözümler geliştirilebilecek.

5G, dünyada halihazırda Çin, ABD, Güney Kore ve Avrupa ülkelerinde yaygın olarak kullanılıyor. Türkiye’nin 2026 itibarıyla bu teknolojiyi vatandaşlarla buluşturması, ülkeyi dijital ekonomide rekabetçi hale getirecek.
Ayrıca, 5G yatırımlarının yerli üretim baz istasyonlarıyla desteklenmesi ve üniversite-sanayi iş birlikleriyle 6G araştırmalarına hız verilmesi planlanıyor.

Dijital Dönüşüm İçin Yeni Bir Başlangıç

Uzmanlara göre 5G, yalnızca daha hızlı internet değil, aynı zamanda geleceğin teknolojilerinin temel altyapısı olacak. Türkiye’nin bu alandaki adımı, hem vatandaşların yaşam kalitesini artıracak hem de ülkenin küresel teknoloji sahnesinde daha güçlü bir konuma yükselmesini sağlayacak.